25 Kasım 2013 Pazartesi

KOMŞU SÜPRİZİ

Merhaba ben Nesrin. Kocam iş için sürekli şehir dışına çıkıyordu, ben de evde yalnız kaldığım gecelerde sıkıntı dağıtmak için arada chat sitelerine takılıp sohbet ediyordum. Fakat kameram olmadığı için kimseyle görüntülü görüşemiyordum. Yine böyle kocamın olmadığı bir gece chatte biriyle tanıştım, sohbeti hoş bir adamdı, ilgimi çekmişti. Yaklaşık bir hafta falan chatte sohbet ettik ve konu bir şekilde sekse geldi. Bana, “Kocan seni iyi sikiyor mu? Seni tatmin edebiliyor mu? Senin amın nasıl yanıyordur şimdi! Senin amını yerim!” falan derken, telefonda sanal seks yapmaya başladık. Kocamın evde olmadığı herzaman telefonda birbirimizi boşaltıyorduk. Ama bir süre sonra bu bizi tatmin etmedi ve buluşmaya karar verdik. Çok heyecanlanmıştım, onunla gerçekten sikişecektim. Buluşma günü ağda yapıp güzelce duş aldım ve en seksi kıyafetlerimden birini giyip buluşma yeri olarak anlaştığımız otele gittim. Ama gördüğüm manzara karşısında şaşkındım... 


Chatte ve telefonda seks yaptığım adam komşumuz Sedattı ve beni görünce o da şaşırdı. İlk önce utandım ve ordan ayrılmak istedim, ancak Sedat, “Gitme, konuşalım!” diye beni ikna etti. Birlikte odaya çıktık, ama ben konuşacak durumda değildim. Sedat beni rahatlatmak için konuşuyordu. Bir anda dudaklarıma yapıştı. Öyle bir emiyordu ki dudaklarımı, ben de kayıtsız kalamadım. Sedat bir yandan dudaklarımı emiyor, bir yandan da üstümdekileri çıkarıyordu. Çılgınlar gibi öpüşüyorduk. Beni soyduktan sonra göğüslerimi emmeye başladığında ben inliyordum. Bir yandan emiyor, bir yandan da amımı okşuyordu. Zevkten amım sulanmış, vıcık vıcık olmuştu. Elimle Sedat'ın kafasına bastırarak aşağı doğru indirdim ve dudaklarını amıma yapıştırdım. Amımın dudaklarını vakum gibi çekiyor, dilini amıma sokup çıkarıyor, sanki diliyle sikiyordu beni. 

Amımı uzunca bir süre emdikten sonra yatağın kenarına dikildi ve ben de yatağın üstüne oturdum. Yarağı kazık gibi olmuş, pantolonundan fırlayacaktı sanki. Fermuarını açtığımda inanamadım, kocaman yarağı vardı, mantar gibi kafası parıl parıl parlıyordu.Dayanamadım ve ağzıma aldım. O anda Sedat zevkten bayılacak gibi oldu. Dilimi yarağın etrafında gezdiriyor, taşaklarını ağzıma alıp emiyordum. Sedat saçlarımdan tutup kendine doğru çekiyor, yarağı dahada sokuyordu ağzıma. Bir süre böyle emdikten sonra Sedat müthiş bir kasılmayla ağzıma boşalttı döllerini. Ama halen yarak dimdikti. Beni yatağa domaltıp arkama geçti, sırtımı okşuyor öpüyordu, göğüslerimi sıkıp hamur gibi yoğuruyordu. Zevkten inliyordum... 

Ve biranda o koca yarağı amıma soktuğunda, zevkle beraber inanılmaz bir acı duydum ve çığlık attım. Sedat hiç aldırış etmeden sikiyordu amımı. Sonra beni yatağa sırtüstü yatırıp bacaklarımı omzuna aldı ve koca yarağı bu defa götüme sürtmeye başladı. Götümü sikmek istiyordu. Olmaz! diyordum, ama dinlemiyordu beni. Götümü tükürükle ıslattıktan sonra haşmetli yarağı bastırdı ve inanılmaz bir çığlık daha attım. Sedat ise benim bu halimden daha çok tahrik olmuştu, tekrar yüklendi ve mantar gibi kafasını götüme geçirdi. Sonra yavaş yavaş gidip gelmeye başladı. Ben çığlık attıkça hızlanıyordu ve dahada köklüyordu... 

Artık ben de alışmıştım ve zevkten inliyordum. Kocamla bunca yıllık evliyim, ama hiç böyle sikilmemiştim, zevkten deliye dönmüştüm adeta. Sedat hem amımdan hem götümden sikiyordu beni. O kadar hızlı sikiyorduki, ‘Şap Şup’ sesleri odada çınlıyordu. Yaklaşık yarım saat böyle sikiştikten sonra, Sedat müthiş bir inlemeyleamıma boşaldı. Ben 3 kez orgazm olmama rağmen daha doymamıştım. Yarağını ağzıma aldım, yalayarak tekrar kaldırdım ve üzerine oturdum, zıplamaya başladım. Sedat da göğüslerimi sıkıyor okşuyor, “Amını götünü yerim senin karıcığım, çok güzel sikişiyorsun!” diyordu. Onun bana karıcığım demesi beni deli etmişti, 4. orgazmımı yaşarken çığlık çığlığa boşaldım ve üstüne yığılıp kaldım... 

O gece Sedatla sabaha kadar sikiştik ve halen her fırsatta buluşup sikişiyoruz. 

MENEKŞENİN YARAK HASRETİ

İstanbul Fatih semtinde bir apartmana taşındık. Oturanların hepsi tutucu aileler. Bazıları çarşaflı, bazıları türbanlı. Karım açık giyinir ama fazlada açık olmayı sevmez. Apartmana taşınalı bir ay geçmesine rağmen hiçbir komşu hoşgeldine gelmediler. Erkekler bana, kapalı kadınlarda karıma selam vermiyorlardı. Bizi dışlamışlardı. Komşular hoşgeldine gelmeyince, karım kek pasta falan pişirmiş, onları çaya davet etmiş, ama kimse gelmemiş. Akşam karımın gözlerinden yaşlar akarak bana şikayet etti ve “Buradan taşınalım!” dedi. Ne olduğunu sorduğumda, komşular (Biz açık bir kadının pişirdiklerini yemeyiz!) demişler. 


Benim de canım çok sıkıldı, fakat, “Taşınmayıp sabredelim, nasıl olsa bir aileyle bir gün samimiyet kurarız.” dedim. Ama 1 yıl kimseyle konuşamadan apartmanda oturduk. Birgün karşı komşumuz çarşaflı Menekşe hanımla apartman girişinde karşılaştım. Elinde çok büyük bir karton kutu vardı, taşımakta zorlanıyordu. Başını öne eğerek bana, “Komşu, yardım edermisin?” dedi. Ben de, “Hayhay efendim!” dedim ve elinden aldım, yukarıya kadar taşıdım. Karton gerçekten çok ağırdı, içinde Çelik Tencere takımı varmış. Kapısının önüne kadar götürüp bıraktım. Menekşe hanımın sadece gözleri görünüyordu ve gözleri gülerek bana teşekkür etti. 

Birkaç gün sonra Menekşeyle tekrar kapıda karşılaştık. Bana selam verdi, gözleri yine gülüyordu. Bu sefer gözlerine dikkatli bakınca çok güzel olduğunu fark ettim. O da benim gözlerime derin derin baktı ve “Komşu, kocam sizinle tanışıp bir çay içmek ister, bize gelirmisin?” dedi. Ben, karımın bir aylığına annesine gittiğini, evde yalnız olduğumu söyleyip, “Karım gelince beraber ziyaret edelim.” dedim. O da, “Siz yalnız gelseniz de olur...” dedi. “Hayhay! Geleyim ozaman.” dedim. 

Akşam yemeğinden sonra kapılarını çaldım. Menekşe açtı ve buyur etti. Beni oturma odasına aldı. Kocası yatakta uzanıyordu, beni görünce yarım oturdu ve “Komşu hoşgeldin, kusura bakma, ben biraz rahatsızım, ayağa kalkamıyorum.” dedi. Ben, “Önemli değil.” dedim. Kısaca tanıştık ve karısına yardımım için çok teşekkür etti. Kocası tutucuydu, ama neşeli bir adamdı, kısa zamanda muhabbete başladık. Altı ay önce trafikkazası geçirmiş ve belinden aşağısı felç olmuştu, her şeyiyle karısı ilgileniyordu. 

Menekşe hanım çaylarımızı getirdi, çarşafını çıkarmadan odaya oturdu. Üçümüz biraz daha konuştuk ve erkenden ayrıldım. Menekşe hanım kapıdan uğurlarken ona, “Bir ihtiyacınız olduğunda söylemeniz yeterlidir, elimden geleni yaparım.” dedim. Güzel gözleriyle gülerek teşekkür etti. 

Menekşenin gözlerini unutamıyordum. Çok güzeldi. Uyurken dahi hayal kurmaya başlamıştım, Menekşenin gözlerine bakarak onu öptüğümü düşünerek uyuyordum. 

Bir akşam geç vakitte kapım çaldı, hemen açtım. Karşımda Menekşe duruyordu. Gözleri bu sefer daha da güzeldi, çünkü gözkapaklarını pembe ile renklendirmişti. Çarşafının yüz kısmını açarak, “Mesut bey, size bir tabak börek getirdim, alırsanız memnun olurum.” dedi. İlk defa yüzünü tam görmüştüm ve içimden (Aman Tanrım!) dedim. Parlak kırmızı rujlu dudakları, bembeyaz inci gibi dişleriyle, karşımda sanki bir manken vardı. Ne diyeceğimi bilemeden dondum kaldım. Menekşe benim şoka girdiğimi görünce tabağı elime tutuşturdu. Elini elime hafifçe değdirince kalbim duracak gibi oldu. “Menekşe hanım zahmet etmişsiniz, teşekkür ederim, tabağınızı boşaltıp hemen getiriyorum, biraz bekleyin lütfen.” dedim. 

Hiç beklemedim bir cevap verdi, “Mesut bey müsadeniz olursa ben boşaltayım.” dedi. Hemen kapıdan çekilerek, “Buyurun.” dedim. Kapıyı kendisi örttü ve mutfağa girdi, ben de arkasından gittim. Bir melek gibi süzülerek yürüyordu. Çarşafının altında uzun topuklu ayakkabı vardı. Çarşafını biraz yukarı çekmiş, ayakkabısının ve ince siyah çorabının güzelliği ortaya çıkmıştı. Tabağı masaya koydu. Ben korkarak sandalyeyi çektim, “İsterseniz biraz oturun.” dedim. Hemen oturdu, ben de karşısına oturdum. “Kocanız nasıl?” dedim. Gözleri bir an sulandı ve “Çok kötü Mesut bey, çok ağır ilaçlar kullanıyor ve sürekli uyuyor, biraz önce yine uyudu, sabaha kadar top atsan uyanmaz artık!” dedi. Canının çok sıkıldığını ve biraz dertleşmek istediğini söyledi. Karımın olmadığını bildiği halde çarşaflı şuh bir hanımla evde yalnızdım ve şeytan (Tamam oğlum köşeyi döndün!) diyordu. 

Menekşe biraz havadan sudan anlattı ve esas konuya girdi. Kocasının belinden aşağısıyla birlikte erkeklik organı da işlev görmüyormuş ve iyileşmesi yıllar alacakmış. Menekşe hanım benden ilk defa yardım istediğinde gözlerindeki gülümsemeyi anımsadım, ilk mesajını ta o zaman vermişti. Genç ve güzel kadın 6 aydan beri bir erkeğe açtı. Aklımdan bunlar geçerken, Menekşe hanım gözlerime bakarak, “Mesut bey ben çok özledim...” dedi. Anladığım halde, “Neyi?” diye sordum. “Biliyorsun... Bir kadın en çok neyi özlüyorsa onu...” dedi ve gözleriyle (Beni sik!) diye yalvarırcasına bakmaya başladı. 

Ben de neredeyse 1 aydan beri karım olmadığından iyice sekse susamıştım. Yavaşça Menekşenin yanaklarından tuttum ve rujlu dudaklarını emmeye başladım. Belime sarılarak amını sertleşen yarağıma dayadı ve dilini ağzıma soktu. Dilini ısırdım, o da benim dilimi emdi ve ısırdı. Çarşafının üstünden poposuna yapıştım, altında külot yoktu ve ipek çarşafın yumuşaklığıyla poposunun sertliği beni çıldırtmaya yetmişi. Gözlerine bakarak, “Siz evdeyken makyaj yaparmısınız?” dedim. “Hayır, ilk defa bugün kocam uyuduktan sonra gizlice yaptım.” dedi. “Neden?” dedim. “Seni çıldırtmak ve kendimi siktirtmek için!” dedi. Çarşafını bir hamlede üzerinden çıkardım... 

Memeleri çok güzel ve dimdikti. Siyah külotlu çorap giymişti. Ben külotlu çorap fetişiydim, onu öyle görünce yarağım biraz daha büyüdü ve kazık gibi oldu. Rujlu dudaklarıyla yarağımı yalamaya emmeye başladı. Ben de çorabının üzerinden amını yalamaya, öpmeye ısırmaya başladım. İkimiz de çıldırmıştık. Çorabının önünü yırttım ve dilimle içini yaladım. Başımdan tutarak kendine çekti, “Sik artık beni, dayanamıyorum, tam 6 aydan beriamıma yarak girmedi, sok artık, sok!” diye bağırdı. Siyah başörtüsüyle altımda sikilmeye hazır bir karı vardı. Ağzımla ağzına yapıştım. Nefes alamıyordu ama dilimi ısırıyor ve eliyle tuttuğu yarağımı amına sokmaya çalışıyordu. Amı vıcık vıcık ıslanmış köpürmüştü. Çok dar ve küçük bir amı vardı. Benim yarak ise hayli büyüktü, girerken zorlayacağı belliydi. 

Menekşeye “Benim yarak biraz büyük galiba, sokarken acıtabilirim, kusura bakma.” dedim. “Evet Mesut bey, yarağınız çok büyük, kocamınkinin iki katı, sokun artık!” dedi. Birden ve de çok hızlı sokmalıydım altımdan kaçmasın diye. Bağırmamasını söyledim ve ağzımı ağzına iyice bastırdım, ki çığlık atarsa duyulmasın diye. Yarağımı amına en son hızımla soktum, Menekşenin çığlığı ağzımın içinde boğuldu ve gözlerinden yaş geldi. Altımdan kaçmaya çalışıyor fakat yaraktan kurtulamıyordu. Yavaşça çektim yavaşça soktum ve ağzını serbest bıraktım. Zevkten inlemeye başladı ve yüzlerce kez (Sik beni!) diye yalvardı. 

15-20 dakika yavaş yavaş siktim ve Menekşe 2 kez orgazm oldu, elleri yana düştü. Birkaç kez dölüm gelmeden beklemiş ve geciktirmiştim. Birkaç kez geciktirince benim yarak küser ve dölü fışkırtmazdı. Kendi karımı da bu yöntemle en az bir saat sikerdim. Karım da (Ne olur boşal artık amım felç oldu!) diye yalvarırdı.Menekşe de aynı karım gibi başladı, gözlerime bakarak, “Hadi boşal artık, fışkırt dölünü, doldur içimi, korkma korunuyorum!” dedi. Ben de dölümün ancak bir saat daha amını sikersem veya götüne sokarsam fışkıracağını söyledim. “Tamam, nasıl olsa orospu olduk, götümü de sik ki tam orospu olayım!” dedi ve arkasını dönüp domaldı... 

Menekşenin götüne hiç yarak girmediği belliydi. Amından akan sularla göt deliğini yarağımla yağladım. Sonra yarağımın başını göt deliğine dayayıp yavaş yavaş soktum. Bağırmasını ve kaçmasını bekliyordum, ama öyle olmadı. Başı girince, “Acımıyor mu?” diye sordum. “Acıyor, ama aldığım zevk daha fazla, yavaş yavaş sok canım!” dedi. Götünün o dar deliğine yavaş yavaş gitgeller yaparak giriyordum. 5 dakika içinde delik iyice genişledi ve dibine kadar gömünce Menekşe derin bir zevk çığlığı attı. Artık hızlı hızlı sokup çıkarıyordum. 5-6 dakika kadar daha götünü siktim, dölüm gelmek üzereydi. Dölüm tam fışkırmak üzereyken götünden çekipamına gömdüm ve boşalttım. Yarağımı amından çıkarmadan bir süre arkasına abanmış halde kaldım. Sonraamından çıkıp bunu sırtüstü yatırdım ve dudaklarına yapıştım. 10 dakika öpüştük. Menekşe aniden kalktı giyindi ve hiçbir şey söylemeden kaçtı gitti. 

Ertesi akşam eve gelirken Menekşeyi tekrar sikmeyi hayal ediyordum. Ama birdaha uğramadı. Birkaç gün sonra da (ben işteyken) taşınmışlar. Kapıcıya nereye taşındıklarını sordum, bilmiyordu. Birdaha da Menekşeyi bulamadım. 

ANNESİNE NİYET KIZINA KISMET

Öncelikle herkese selam. Ben Emrah, 19 yaşındayım. Bu yaz ailemle Antalya Kemer'e tatile gitmiştik. Her seferkinden farklı olarak 1 hafta yerine 10 gün tatil yapmayı kararlaştırmıştık. İlk 2 gün kendi kendimize takıldık, ama 3. gün annem bir aileyle tanışmış ve akşam yemek için sözleşmişlerdi. 

Ben biraz Kemer merkezde takıldıktan sonra akşam yemeği için otele geldim. Annem, ablam ve babam o aileyle beraber oturuyorlardı. Ben de yanlarına gittim ve tanıştım. Onlar Ankara'dan gelmişlerdi. Ailenin kızı İlayda tam bir afetti, ama annesi çok daha güzeldi. Annesi orta yaşlı olmasına rağmen dimdik göğüsleri ve sütun gibi bacaklarıyla kızından daha çok ilgi çekiyordu. Hem annesi hemde İlayda, iri memelerini ortaya çıkaran dekolteli birer kıyafet giymişlerdi. Gözümü alamıyordum. 


Sahildeki Cafeye gitmek için kalktıklarında, giydikleri daracık elbiselerden ikisinin de götü müthiş görünüyordu. Ben daha fazla dayanamıyordum, zaten sevgilim de 1 aydır yazlıktaydı. En son gitmeden önceki gün seks yapmıştım sevgilimle. Abazalığın doruk noktasındaydım yani. Ben müsaade isteyip odaya gittim.Yarağım kazık gibi olmuştu. Enteresan bir biçimde etkilenmiştim kadından. Annemle babam bir odada, ben ablamla diğer odada kalıyordum. Sigaram bittiği için ablamın sigarasından bir tane alıp balkona çıktım ve sevgilimi aradım. Onu çok özlediğimi ve çok fazla arzuladığımı söyledim. O da benim azmış olduğumu anlamış, iyice azdırmak için, şu anda amının vıcık vıcık olduğunu, kendini parmakladığını falan anlatıyordu. Benim de elim sikimde, şortumun içinden 31 çekerek telefon seksiyle boşaldım. Boşaldıktan sonra bile sikim dimdikti. 

Ablam gece saat 1 gibi geldi. Ablamla o aile hakkında konuşmaya başladık. Adamın Ankara'da şirketi varmış, sık sık tatile çıkamıyormuş, 3 günlüğüne gelmiş onlarla, yarın gidiyormuş, ama eşi ve kızı burda 1 hafta daha kadar kalacaklarmış. Benim o kadını sikmek gibi bir planım olamazdı zaten, kadın kaç yaş büyüktü benden. En fazla onun o şahane vücudunu aklıma kazıyıp, her gece onu düşünerek mastürbasyon yapabilirdim. En sonunda ablam da yattı. Ben de tüm günün yorgunluğuyla ve tabii kadını düşünerek uyudum. 

Ertesi sabah ablamla erkenden denize gittik. Annemle babam uyanmamışlardı, saat daha 7'ydi. Ablam hemen denize girdi. Ben şezlongta uzanırken İlayda ve annesi geldiler, yanımızdaki şezlonglara uzandılar. Kadını görünce yine heyecan basmıştı beni. Kısa bir hoş beşten sonra İlayda solumdaki şezlonga uzandı. Annesi kalktı ve üstündeki tişörtü ve altındaki kot eteği çıkarınca, selülitsiz, pürüzsüz, hayatımda gördüğüm en seksi vücutlardan biri karşımdaydı. Giydiği bikini ne amını, ne götünü, ne de memelerini kapatıyordu. Çok çok dikkatli bakınca amının paket kısmı görünüyordu, delirmek üzereydim. Artık sikimi saklayamıyordum. Yan yatıp, sikimi iyice içeri çekerek İlayda'yla muhabbete başladım. Onun da annesinden kalır yanı yoktu valla. O da yan yatınca iri memeleri birleşmiş gibi duruyordu. İri memeler, taş gibi vücut, ana kız o kadar rahattılar ki, anlatamam. İlayda'yla yaşıt çıktık, Ankara'da Üniversiteye gidiyormuş. Okul hakkında konuşuyorduk, sohbeti iyice koyulaştırdık. “Sigara içiyor musun?” diye sordum, “İçiyorum ama annemin haberi yok, biraz uzaklaşıpyakalım birer tane!” dedi, bende tamam dedim. Bu arada ablamla İlayda'nın annesi gelmişler, muhabbet ediyorlardı. İlayda annesine, “Biz Emrah'la biraz yürüyelim anne, merak etme buralardayız.” dedi ve kalktık. 

Sabah saatleri olduğu için sahil nispeten biraz daha tenhaydı. 15-20 dakika yürüdükten sonra bir iskelenin ucuna kadar geldik, pofuduklara oturup sigara yaktık. İskelenin ilerisinde kayalıklar vardı, bayağı uzaklaştığımızı anlamıştım. İlayda karşıma oturur oturmaz bacaklarını ayırdı. Sigaralarımızı içerken, muhabbetimiz biraz özel hayata girmişti, sevgililerimiz hakkında konuşuyorduk. İlayda sevgilisinden ayrılalı 2-3 hafta olmuş. Söylediğine göre çocuk onu başkasıyla aldatmış. Konuşurken öfkesi iyice artıyordu. 

Biraz daha muhabbet ettikten sonra denize girdik. Denizde rahat durmuyor sürekli bana su sıçratıyordu. Kendime çekip suyun altında soktum onu. Sonra çıkardım, o da beni suyun altına soktu. İyice boğuştuktan sonra onu kendime çektim, bacaklarıyla belimi sardı. Sikim hafifçe amına temas ediyordu. Eee haliyle kazık gibi olmuştu sikim. Eliyle de boynumu sarmış, öylece yüzüyorduk (daha doğrusu sığ bir kısımdaydık, yürüyordum ben) denizde. Sikim amına iyice baskı yapıyordu. Gözgöze duruyorduk. Hani bir elektriklenme gibi birşey olur da, o an olayın nereye gideceğini tahmin edersiniz ya, öyle bir andı işte. Ne olacaksa olsun diye düşünerek, sikimi şortumdan çıkardım. Artık aramızda sadece bikinisi vardı. Yavaş hareketlerle amını okşamaya başladım. Etrafıma baktım ve dudağına hafif bir öpücük kondurdum. Karşılık alabilmiştim. Yavaş ve çekingen hareketlerle öpüyordum dudaklarını. Bikinisini araladım ve amını ellemeye başladım. Bana, “Ne istediğinin farkındayım...” dedi ve kulağıma gelerek, “Bakire değilim!” dedi. Ben o anda kopmuştum. Etrafımız hafiften dolulaşmaya başlamıştı. Rahat olamayacağımızı söyledim ve denizden çıktık. Sahilde elele tutuşmuş, sevgili gibi yürüyorduk. Biraz yürüdükten sonra kayalıklara geldik. Etrafı kolaçan ettim. Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra dudaklarına yumuldum. 

Dudaklarını vantuz gibi emiyor, dilimi ağzında gezdiriyordum. Uzun bir süre öpüştükten sonra, boynunu ve omuzlarını deli gibi emmeye başladım. Boynunu morartıyordum. Bunları yaparken ayaktaydım, o hafiften kayalıklara yatmıştı. Etrafıma bakıyordum, halen kimse yoktu. Delirmiş gibi yalıyordum kızı. Bikinisinden iri memelerini sıyırdım. Dimdik duran memelerini sıktım, uçlarıyla oynadım. Sonra eğilir eğilmez memelerinin uçlarını ağzıma aldım. Ucunu hafifçe ısırıyor, memelerinin halkalarını emiyordum. Eliyle başımı memelerine bastırıyordu. Sonra hemen diz çöktürdüm ve sikimi ağzına almasını sağladım. Nasıl yalıyordu ama! Dibinden ucuna doğru yalıyor, sonra ucuna dil darbeleri atıyordu. Kıllı sikimi müthiş yalıyordu. Sikimin, ter ve döl karışık kokusunu sevdiğini söylüyordu. Ben halen etrafıma bakıyor, arada bastırıyordum. Tamamı ağzındaydı. Sonra sikimi kaldırıp taşaklarımı emmeye başladı. Emerken de sikimi sıvazlıyordu. Sikimi tamamen ağzına aldı, boğazına bastırdım ve döllerimi volkan gibi ağzına patlattım. Bacaklarım titriyordu. Sikim ağzındayken sesler duyar gibi oldum ve hemen toparlanıp oradan uzaklaştık. İlayda'nın ağzının kenarında döllerim vardı, onları eliyle topladı ve ağzına aldı tekrardan. Yürüyerek şezlongların oraya geldik. 

Kimse yoktu şezlonglarda, ama annem ve babamın gelmiş olduğu belliydi, havlularını sermişlerdi. Ben çantadan çaktırmadan odanın anahtarı aldım. Annem gelince, anneme İlaydayla animasyona katılacağımızısöyledim. Annemden onayı aldıktan sonra odaya gittik. Kapıyı kapatır kapatmaz dudaklarına yumuldum. Deli gibi öpüşüyorduk. Kucağıma aldım onu, biraz da öyle yiyiştik. Ucundan döllerimin sızdığı yarağımı önce ağzıyla temizlettim, sonra çantamdan aldığım prezervatifi taktırdım. Sikim gene kalkmıştı. Prezervatifi taktıktan sonra sabrım kalmadığı için hemen yatağa yatırdım, bikinisinin altını çıkarıp, bacaklarını ayırdım. Mis gibi sulu amcığını önce parmakladım, sonra sikimi bir hamlede kökledim amına. Çığlıklarını duymalıydınız. Amına sert sert basıyordum. Gözleri kaymıştı. Bikinisinin üstünü yırtar gibi çıkardım ve memelerini ısırmaya başladım. Delirmiş gibi sikiyordum amını. Ben pompaladıkça kasılmaları artıyor, deli gibi bağırıyordu. 

Sonra ben sırt üstü yattım ve İlayda bana bakarak üzerime çıktı, tek eliyle amının dudaklarını ayırdı ve sikimi bir hamlede içine aldı. Şimdi o delirmiş gibi zıplıyordu. Önümde sallanan memelerini avuçluyordum. Zevkten arada bir kafasını arkaya atıyor, öyle siktiriyordu kendi bana. Eğilip dudaklarını dudaklarımla buluşturdu, böylece sadece yatağın gıcırtılarını duyuyorduk. Hafifçe yana yatırdım ve arkadan amına soktum. Bacaklarını kaldırmış bir biçimde pompalıyordum ve gene memelerini sıkıyordum orospunun. Küfürlü sikmeye bayıldığım için, sikerken küfürler ediyordum, “Amına koyduğumun zillisi seni, delirttin dün geceden beri beni, azgın fahişe!” gibi küfürlerle, onun küfürden hoşlanıp hoşlanmadığını anlamaya çalışıyordum. Hoşlandığından olsa gerek, manyak bir biçimde orgazm oldu. Titriyordu. Titremeleri beni daha da delirtti ve sikimi tamamen sokup, tamamen çıkarmaya başladım. Onun, “Dayanamıyorum artık, zevkten öleceğim!” demelerine rağmen pompalıyordum. Ben de yavaş yavaş sona yaklaşıyordum. Tekrar bir hamleyle altıma aldım ve pompalamaya başladım, gözlerim kaymış ve bitkin bir şekilde inleyerek sikim içindeyken boşalmaya başladım. Boşaldıkça döllerim geliyor, sanki kondom şişiyordu. Sonra sikimi çektim amından, prezervatifi çıkardım ve daracık yatakta ona iyice sarılarak uzandım. 

Bayağı bir süre ona sarılarak yattım, iltifatlar ediyordum. Terden her yerimiz ıpıslaktı. Duşa girmemiz gerekiyordu. Fazla vaktimiz yoktu, annem aramıştı. Duşa beraber girdik. Duşta da uslu durmuyordum. Sürekliamına ve götüne dokunuyor, dudaklarını öpüyordum. Ilık suyun altında gene sevişmeye başladık. Hiçbir şey umrumda değildi, azgınlıktan gözüm birşeyi görmüyordu. Öpüştükten sonra hemen onu domalttım küvetin içinde. Arkasına geçip elimle götünü yoklamaya başladım. Şampuanı döktüm elime, götünü parmaklamaya başladım. “Çok dar götün var orospum!” deyince, götünü sikecek 2. erkek olduğumu söyledi. “Azgın fahişe seni, her deliğini siktirdin mi kaltak!” deyip, sikimi götüne öyle bir soktum ki, çığlığı tüm banyoda yankılanıyordu. Götünün daracık deliğini sikerken, popsuna şaplaklar atıyor, saçlarını çekiyordum. Delirmiş gibi sikiyordum orospunun götünü. Çok dar olduğundan fazla dayanamayıp, sırtına boşaldım. Hemen yıkanıp, mayolarımızı giydik ve öğle yemeği için restorana gittik. 

İkimiz de bitkin bir haldeydik. Annem, “Ne oldu, çok yorgun görünüyorsunuz?” diye sordu. “Animasyon çok yordu anne ya, sabah sabah yapmadığımız hareket kalmadı!” deyince, annem o şüpheli bakışlarını çekti üzerimizden. Yemeği yeyip kalktık, denize gittik. Bu sefer uslu duruyorduk, düzgün düzgün yüzdükten sonra deniz kenarında takıldık. Akşam yemeği için sözleşip odalarımıza çıktık... 

Temizlikçiler odayı temizlemişlerdi, gayet toplu duruyordu. Ablama, “Öldüm ya!” deyip yatağıma ölü gibi yattım. Ablam banyoya girmek için üstünü çıkardı, ben de arkamı döndüm görmemek için. Banyoya yürürken ayağına bir şey değince, “Ay!” diye birden huylandı, sonra ayağını kaldırıp prezervatifin kabını gördü. Eline aldı, havluyla karşıma geldi ve “Bu senin mi?” dedi. Ben de, “Hayır...” diye mırın kırın etsem de, “İlayda'yla mı birlikteydin?” diye sordu. Ben, “Evet...” deyince, ablam bana çok kızdı. Çünkü sevgilimle olan ilişkimi biliyor ve sevgilimle çok iyi anlaşıyorlardı. Onu aldattığım için bana gerçekten çok kızdı ve duşa girdi. Açıkçası ablamın kızıp kızmaması umrumda değildi. Ama sevgilime söylemeyeceğinden emindim. 

Sonraki bir hafta boyunca, İlayda'yla deliler gibi sikiştik. Hatta gidecekleri son gün sikişirken ona, “Anneni çok arzuluyorum!” dedim ve o da çok bozuldu. İlayda kendi annesini kıskanmıştı. Bunu neden söyledim, inanın bunu da bilmiyorum. Sanırım İlaydanın o sulu amcığını sikerken kendimden geçtiğim anda bilinçaltımın bana söylettiği bir cümleydi...

BALDIZIMIN ODASINDA BULDUĞUM PORNO CD

Herkese selam. Ozamanlar eşimle evleneli 1 yıl olmuştu, ufak baldızım Lise sona gidiyor ve bizde kalıyordu. Baldız kısa boylu, zayıf bir kız, portakal büyüklüğünde göğüsleri ve harika kalçaları var. Ben baldıza hiç kötü gözle bakmadım, ama az oruspu değilmiş, sonradan öğrendim bunu. Bir gün baldız okuldayken, baldızın odasındaki CD’leri karıştırırken, üstünde hiçbirşey yazmayan bir CD dikkatimi çekti. Bu neymiş, bir bakayımdedim, hemen bilgisayarıma koydum. CD açıldı ki, ne göreyim, resmen Hardcore-Pornofilm! İçimden, Çüş, baldız bunları mı izliyor? dedim. Neyse CD’yi sonuna kadar seyrettim ve aldığım yere bıraktım... 



Birgün baldızla evde yalnız kaldığımda dayanamadım, “Baldız gel şöyle yanıma otur bakalım, sana birşey sormak istiyorum!” dedim. Baldız, “Buyur enişte?” diyerek geldi yanıma oturdu. “Baldız geçen CDlerini karıştırıyordum, bir CD ilgimi çekti izledim, çok güzeldi, nerden buldun?” deyince. Baldız önce anlamazdan geldi, “Ne CD’si? Hangisi?” falan dedi. Ben de, “Pornofim olanı!” deyince, “Ablama söylemeyeceksin değil mi enişte?” dedi. “Kız salak, bilseydim sana benim CDlerden verirdim, bende Pornonun her türlüsü var!” dedim. Yüzü kızarmıştı. Elimi baldızın dizine koydum, “Merak etme ablana söylemem, aramızda kalır! Nerden buldun?” dedim. Baldız utana sıkıla, “Okuldan bir arkadaştan aldım, arasıra bakıyorum...” dedi. “Sizin okuldakiler artık böyle şeyler mi seyrediyorlar?” dedim. “Ohooo, bunda ne var ki enişte? Bir bilsen daha neler yapıyorlar!” dedi. 

Baldızın dizlerini okşayarak, “Anlat bakalım daha neler yapıyorlar?” dedim. Baldız utanarak, “Bazı kızlar oğlanlarla sevişiyorlar...” dedi. “Sadece sevişiyorlar mı, yoksa başka şeyler de yapıyorlar mı?” dedim. Baldızın yüzü daha da kızardı, “Yapıyorlar...” dedi. Ben baldızı konuşturmak ve utangaçlığını atmak için, “Ne yapıyorlar? Sikişiyorlar mı?” dedim. Baldız başını öne eğerek, “Hı hıı!” dedi. “Peki amdan mı, götten mi sikişiyorlar?” dedim. Baldızın ağzından zor bela, “Arkadan...” lafı çıktı. “Yani götten mi?” dedim. Baldız yutkunarak, “Hı hıı!” dedi. Bunları konuşurken ben baldızın dizlerini okşayarak çorapsız bacaklarına gelmiştimve benim yarak kazık gibi oldu, eşofmanımın önü çadırı kurdu. Baldızın gözler de tabii önüme kenetlendi... 

Baldıza, “Sen de götten siktirdin mi yoksa?” dedim. “Yok valla enişte, ben yapmadım!” dedi, ama dizleri nasıl titriyor. “Baldız sana söz verdim, herşey aramızda kalacak, bak doğru söyle, siktirdin mi?” dedim. Baldız sonunda dayanamadı ve “Sadece birkere denedim, acıyınca vazgeçtim...” dedi. “Tekniğini bilmezsen acır tabii! Bu işi bilen biriyle yapman lazım!” dedim ve baldızın elini tuttum yarrağımın üzerine koydum. Baldızın eli önce hareketsiz öylece yarrağımın üstünde duruyordu, elini tuttum yarrağımı okşattırdım. Az sonra baldız kendiliğinden yarrağımı okşamaya devam etti. Ama heycandan da yaprak gibi de titriyor... 

Baldızın elini tuttum eşofmanımdan içeri daldırdım, külodumun içine soktum. Baldızın eli çıplak yarrağıma dokununca sımsıkı tuttu yarrağımı, sanki koparacakmış gibi sıktırıyordu. “Dur bir saniye!” dedim ve eşofmanımı külodumla birlikte sıyırdım ve yarrağımı tekrar eline verdim, “Çok sıktırmadan, yavaş yavaş okşa!” dedim. Baldız elini halka gibi yaparak, yarrağımı yukardan aşağı, aşağıdan yukarı doğru sıvazlamaya başladı. Baldıza, “O filmde güzel sakso çekiyorlardı!” diyerek ensesinden hafif bastırarak, yüzünü yarrağımagetirdim. Baldız ne demek istediğimi anladı, önce yarrağımın başını dudaklarına sürdü, biraz öptü, sonra başını ağzına almaya başladı. Küçücük ağzına yarrağımın sadece başı sığıyor, o şekilde emiyordu. Bu arada ben de baldızın eteğini beline topladım ve elimi arkadan külodunun içine soktum, orta parmağımla götünün deliğini okşuyordum... 

Sonra baldızı doğrulttum ve dudaklarımız birleşti. Oruspu dudaklarımı kemiriyordu resmen. Tişörtünün altından göğüslerine elimi attım, sütyen takmamıştı, göğüsleri ufacıktı. Biraz göğüslerini yalayıp emdikten sonra baldızı yere yatırdım, eteğini ve külodunu çıkardım. Baldızın tazecik küçücük amı çok temizdi. Baldırlarını, kalçalarını avuçluyordum. Oruspu kudurmuş gibi inliyordu. Amına eğildim yalamaya başladım, dilimi bir yılan gibi kullanıyordum. Sonra yalama sırası götüne geldi, göt deliğini de bir güzel yaladım, hatta dilimi göt deliğinin içine bile soktum. Götünden amına, amından götüne doğru yalaya yalaya baldızı orgazm ettim... 

“Kalk baldız, yarrağı yemenin vakti geldi!” dedim. “Ama ben bakireyim, bunu biliyorsun değil mi enişte?” dedi. “Biliyorum aşkım, onun için seni götünden sikeceğim!” dedim. Bunu domalttım, götünü biraz daha yalayıp, göt deliğine bolca tükürük bıraktım, sonra yarrağımın başını dayadım. Tam başını sokacaktım ki, “Yavaş yap enişte, canımı yakma!” dedi. “Merak etme, bir yedin mi birdaha isteyeceksin!” dedim, yavaş yavaş sokmaya başladım. Baldız inleyerek kıvranmaya başladı, ama hakimiyet bende idi. Sonunda taşakklarım baldırlarına değdi, yani kökledim. Baldız acıdan debeleniyordu. Yavaş yavaş götüne girip çıkmaya devam ettim, sonra o da bana ayak uydurmaya başladı, ama hayvan gibi hırıltılar çıkarıyordu. 

Sonra pozisyon değiştirdik, kucağıma aldım ve kucağımdayken götünü sikmeye devam ettim. Götünü sikerken hem amıyla oynuyordum hem de göğüslerini ağzıma alıyor emiyordum. Baktım baldız titremeye başladı, ilk başta anlayamadım şaşırdım, sonra boşaldığını farkettim. Ama ne boşalma, sarsıla sarsıla boşaldı. Ben halen götünü sikiyordum. Bir süre sonra ben de gelmek üzereydim, “Geliyorum baldız, kalk ağzına boşalmak istiyorum!” dedim. “Yok enişte, götüme boşal!” dedi. Ben birden hızlandım ve götünün içine boşaldım. Baldız yarrağım götünde küçülene kadar üstümde oturdu. Sonra indi ve biraz dinlendik, birer sigara içtik... 

Baldızla elleşirken benim yarak yeniden kazık gibi oldu. Baldızın götünü sikmeye doymamıştım, “Hadi dön baldız, ablan gelmeden bir defa daha sikeyim götünü!” dedim. “Yok enişte, bu günlük yeter, valla götüm çokacıyor!” dedi. “O zaman sakso çek!” dedim, kabul etti. O gün son bir defa baldızın ağzına boşaldım ve zorla döllerimi yutturdum. 

Baldız evlenene kadar her fırsatta götten siktim baldızı. Baldız şimdi evli olmasına rağmen ilişkimiz halen devam ediyor. Kızlığını salak kocası bozdu, ama kocasından çok ben sikiyorum baldızın amını. Üstelik kocasına götten vermiyormuş. Nedenini sorduğumda, “Götten en güzel sen sikiyorsun enişte!” diyor.